
Cennetle müjdelenen Müslümanların önemli özelliklerinden biri, onların dünya hayatındayken de Allah’ın elçilerini, peygamberlerini ve Allah’ın rızasına uyan tüm Müslümanları çok sevmeleridir. Kuran’da müminler arasındaki bu sevgi ve dostluk bağı şöyle bildirilmektedir:
Sizin dostunuz (veliniz), ancak Allah, O’nun elçisi, rüku’ ediciler olarak namaz kılan ve zekatı veren müminlerdir. (Maide Suresi, 55)
İman edenler Allah’ın rızasını kazanmak için çaba gösteren tüm salih müminlere yakınlık duyar, onları kendilerine yakın dost ve veli edinirler. Her koşulda onlarla birlikte olmaktan büyük zevk alırlar. Bütün Müslümanlara büyük bir vefa ve sadakat ile bağlıdırlar. Bu sevgi, soy, ırk gibi yakınlıklara ya da herhangi bir çıkara dayalı değildir. Paranın, makamın, kültürün ya da maddi değerlerin de önemi yoktur. Allah’ın razı olduğunu umdukları kişiden müminler de razıdırlar. Allah bir ayette müminlerin kardeş olduklarını bildirmiştir:
Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin ve Allah’tan korkup-sakının; umulur ki esirgenirsiniz. (Hucurat Suresi, 10)