1- Sizin müessesenizde genel olarak  hangi fikir ve düşünce üzerinde  çalışıyorsunuz?

 

Bir müessese değil, Allah’ı çok seven, sevginin, kardeşliğin, dostluğun, nezaketin yayılmasını isteyen bir arkadaş grubumuz var. Allah bizden affedici, sevecen, yardımsever, kalender, fedakar, güzel sözlü olmamızı istiyor. Biz de bu ahlakın dünyaya hakim olmasını istiyoruz. İnsanları güzel ahlaktan uzaklaştıran, bencilleştiren, kavgayı meşrulaştıran felsefi bir zemin var. Hayatın sözde kör tesadüflerin eseri olduğunu ve yaşamak için güçlü olmak, zayıfı ezmek gerektiğini telkin eden Darwinizm, samimi imanın ve dünyaya iyiliğin hakim olmasının önündeki en büyük engeldi. Kitaplarım, yazılarım, belgesellerimle bu putu Allah’ın izniyle yerle bir ettim. Bugün artık hiç kimse Darwinizm’in bilim dışı söylemlerine itibar etmiyor, sadece bir avuç insan ideolojik kaygılarla çökmüş olan bu teoriyi savunuyor, ama onlar da çok yakında gerçeği kabul edeceklerdir. 

 

2- Sizin müritlerinizin sayısı belli mi? Yaklaşık ne kadar diyebiliriz?

 

Ben şeyh veya imam değilim, arkadaşlarım da mürid değil. Bizim aramızda bir sevgi, dostluk, kardeşlik bağı var. Allah için birbirimizi seviyor, Allah için Kuran ahlakını insanlara anlatıyoruz. Yakın çevremin, arkadaşlarımın sayısı çok fazla değil, 300 civarıdır. Ama eserlerimi okuyan, bana ve çalışmalarıma sempatiyle takdirle bakan, tüm çalışmalarıma gönülden destek veren hem Türkiye’de hem dünyanın çeşitli ülkelerinde milyonlarca insan var. 73 ayrı dile çevrildi kitaplarım, her yıl milyonlarca satışı oluyor. Tüm bu dillerde eserlerimi yayınlayan internet sitelerine her ay toplam 8-10 milyon insan giriş yapıyor. Allah’a çok şükür, bu Allah’ın nasip ettiği bir başarı. Allah samimi olana mutlaka başarı ve güzellik nasip ediyor. 

 

3- Kitaplarınızda harun yahya adını kullanılma sebebi nedir? ve neden gerçek isminiz kullanmıyorsunuz?

 

Allah Hz. Musa’yı Firavun’a karşı mücadelesinde Hz. Harun’la, Hz. İsa’yı da dönemin inkarcılarına karşı mücadelesinde Hz. Yahya ile desteklemişti. İnkarcı düşünceye karşı mücadele eden iki peygamberin hatıralarına hürmeten, onların isimlerini yad etmek için ben de bu isimleri müstear olarak kullandım. Benim bu kitapları yazmaktaki amacım Allah'ın rızasını kazanmak ve okuyucuları sadece Kuran'a ve Peygamber Efendimiz (sav)'in örnek ahlakına uymaya davet etmek. Dolayısıyla kendi şahsımı ön plana çıkarmak gibi bir amacım yok. Bu kitaplardan bir gelir de elde etmiyorum. Önemli olan insanlara tebliğin ulaşması. 

 

4- Sizin isminiz Arap dünyasında belli bir zamanda parladı özellikle yaratılış atlası sayesinde, bu konu hakkında biraz bilgi verebilir misiniz. 

 

Yaratılış Atlası’nın büyük etkisi oldu. Yaratılış Atlası’nın yanı sıra diğer tüm kitaplarım ve belgesellerim de Arap ve İslam dünyasında hep yoğun ilgi ile karşılandı. Bir çok Müslüman camia tebliğ faaliyetlerinde sadece benim kitaplarımı kullanıyor. Çünkü bu kitaplarda insanları vesveseye düşürebilecek, kafalarını karıştırabilecek tek bir kelime dahi yok. Anlatım son derece açık ve sade. Ve hepsinden önemlisi çok samimi ve hikmetli, insanları dürüstçe düşünmeye davet ediyor. Başta Yaratılış Atlası olmak üzere evrimin geçersizliğini ortaya koyan tüm kitaplarım demagojiye değil somut bilimsel bulgulara dayanıyor. Bu kitapları okuyan birinin artık evrim yalanına inanması imkansız, çünkü ortaya koyduğum delillere akılcı ve bilimsel itiraz getirebilmeleri mümkün değil. Kitap çalışmalarının yanı sıra A9 TV’nin yayınları da hem Türkiye’de hem dünyada büyük ilgiyle izleniyor. Benim katıldığım canlı yayınlar, aynı anda İngilizce, Fransızca, Almanca ve Rusça olarak da internet üzerinden simultane yayınlanıyor ve izlenme oranları çok yüksek. Kardeşlerimiz A9’un yayınlarını İngilizce olarak http://en.a9.com.tr adresinden, Arapça olarak ise http://ar.a9.com.tr adresinden takip edebilirler.

 

5- Bildiğim kadariyla Türkiyenin dışında hiç bir yere gitmediniz, bunun sebebi nedir?

 

1979 yılından bu yana bir fikri mücadele içindeyim. Üniversitede öğrenci iken evrim teorsinin açmazlarını ortaya koyan ince bir broşür bastırıp tüm öğrenci ve öğretim görevlilerine dağıtarak ilmi mücadeleme başlamıştım. O günden bu yana hiç tatil yapmadım. Hayatımın her anında her dakikasında Allah’ın rızasının en çoğunu aradım. Dünyada bu kadar çok acı varken, insanlar bu kadar büyük sıkıntılar yaşıyorken insanın kendi keyfini ve rahatını düşünmesi çok büyük ahlaksızlık olur diye düşünüyorum. 

 

6- Türkiye'de ki son zamanlarda siyasi ve sosyal sıkıntılar gerçek sebebi gizli bir el olabilir mı? bu konuda düşünceniz nedir.? ve sayın Recep Tayyip Erdoğan ile cemaat kavgası kim daha haklı olduğunu düşünüyorsunuz? 

 

Günümüzde hiçbir ülkede yaşanan olaylar, sadece o ülkenin iç dengelerinin yansıması olmuyor. Uluslararası yapıların ve büyük devletlerin her ülke için olduğu gibi muhakkak Türkiye için de bir stratejisi, bir planı vardır. Ancak Türkiye’yi güçsüzleştirmeyi, bölmeyi, geri götürmeyi planlayanlar varsa unutmamaları gerekir ki tek gerçekleşecek olan plan Allah’ın takdir ettiğidir. Allah’ın yarattığı kaderde İttihadı İslam var, Mehdiyet var. Dünyanın sevgiyle, şefkatle, merhametle yeniden kuşatıldığı, demokrasinin, insan haklarının en ileri düzeyde yaşanacağı günler var inşaAllah. Müslümanın her olaya karşı bakış açısı Kuran’a göre olur. Allah Kuran’da iki Müslüman topluluk arasında bir anlaşmazlık olduğunda aralarını bulup uzlaştırın buyuruyor. (49/9) Peygamberimiz (sav) de bir çok hadisinde Müslümanlar arasında kardeşliğin pekiştirilmesini, kırgınlıklar olmaması gerektiğini söylüyor. O yüzden her Müslümanın yapması gereken mutlaka uzlaştırmak, barıştırmak, birleştirmek için gayret etmektir. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’ye çok güzel hizmetleri oldu. Hem ekonomik olarak hem de sosyal alanda Türkiye’nin ilerlemesini sağladı. En önemlisi de demokratikleşme yolunda çok önemli adımlar atıldı bu hükümet döneminde. Tüm bunlarla birlikte mazlum Müslümanlara el uzatan bir Türkiye, Somali’den Arakan’a her yere destek olmaya çalışan bir Türkiye var. Türkiye’nin güçlü olması İslam alemi için önemli ve değerlidir. Bir hükümetin yanlışları hataları varsa modern hukuk devletlerinde bu yanlışların karşılığı halk demokratik yöntemler içinde verir. Demokrasi dışında yollarla hükümet devirmenin yolu açılırsa bu sadece Ak Parti için değil Türkiye’deki tüm partiler, her görüşten insan için hiç istenmeyecek yanlış bir yolun kapısının açılması anlamına gelir. Ve bunu Türk Milleti kabul etmez. Eğer suç işlenmişse, yolsuzluk yapan olduysa bu da hukuki süreç içerisinde değerlendirilir, yargılama yapılır, suç ispatlanırsa kanunların gereği olan ceza verilir. Ama yargılama yapmadan insanları suçlu ilan etmek en temel hakları ihlal etmek olur.  

 

7- Siz bir yazar olarak arap dünyasındaki olan iç savaşları ve arap baharı nasıl değerlendiryorsunuz? 

 

Arap dünyasının ve İslam aleminin gerçek baharı Mehdiyetle olacak inşaAllah. Şu anda yaşananlar bir doğum sancısı. Güzel günlerin müjdesi. Bugün yaşanan olayları Peygamberimiz (sav) müthiş bir detayla anlatmış. Irak’ın işgal edileceğini, Bağdat’ın alevlerle yanacağını, Suriye’de çatışmalar olacağını, Mısır’da neler yaşanacağını aşama aşama haber vermiş hadislerinde. Okuyucularımız www.hazretimehdi.com sitesine girerlerse bu olaylarla ilgili Peygamberimiz (sav)’in haber verdiği bilgileri detaylı olarak okuyabilirler. Tüm bunları Peygamberimiz (sav)’in anlatmasının bir hikmeti var. Bu olaylar olduğunu gördüğünüzde Hz. Mehdi (as) devrinde olduğunu anlayın diyor bize Resulullah (sav) ve Hz. Mehdi (as)’ı arayıp bulmamız için bize yol gösteriyor. Eğer Müslümanlar Allah’ın ve Resulu’nün gösterdiği bu yolu görmezden gelir, Allah’ın gösterdiği çözüm yerine kendileri haşa biz daha iyi biliriz derlerse o zaman bu acılar, bu çatışmalar son bulmaz. 

 

8- Bir soru size her zaman soruluyor bu soru üç unsurdan oluşuyor. birinci sizin programınızdaki muhteşem kızlar olduğu için sizin dışardan aldığınız tepki nedir? ikinci soru mehdinin hakkında her zaman bahsediyorsunuz neden acaba? Üçüncü soru kısaca sizin müessesenizin maddi kaynakları nelerdir? 

 

Bugüne kadar Müslüman denildiğinde insanların aklına gelen tek tip bir imaj vardı ve bu imaj İslam’a karşı olanlar tarafından özel olarak oluşturulmuştu. Müslüman denildiğinde sanattan anlamayan, bilime karşı olan, güzellikleri takdir edemeyen, bakımsız, temizliği bilmeyen, kalite ve görgüsü zayıf, nezaketsiz, saldırgan, neşesiz insanlar akla gelirdi. Oysa Kuran’a böyle bir İslam anlatılmıyor. Peygamberimiz (sav)’in yaşadığı İslam bu değil.

 

Peygamberimiz (sav) yaşadığı devrin en modern, en kaliteli insanıydı. Devirler üstü bir kalitesi vardı. Her zaman çok şık ve bakımlıydı. Ukaz Panayırında kadınlar da dahil her türlü insana tebliğ yapıyordu. İslam’ın bu güzel, bu nurlu yönünü hurafelerle bağnazlıkla boğmak isteyen bazı Müslümanlar İslam’a en büyük zararı verdiler. Benim arkadaşlarım arasında da hem çarşaflı hanımlar var hem dekolte bayanlar var. Hepsi de tertemiz Müslüman. Hepsi sevgiyle coşkuyla Allah’ı anıyor. İnsanların da Allah’ı anmasına vesile oluyorlar. 

 

Mehdi (as)’ı anlatın diye Resulullah (sav) emrediyor: “Hz. Mehdi (as) ile müjdelenin. O Kureyş‘ten ve Ehl-i Beyt‘imden bir kişidir.“(Kitab-ul Burhan Fi Alamet-il Ahir zaman, s.13). Ben de Peygamberimiz (sav)’in bu emrini yerine getiriyorum. Asıl anormal olan alimlerin Mehdiyeti anlatmamasıdır. Bu da aslında Peygamberin haber verdiği bir alamettir. Hutbelerde deccaliyet yani ahir zaman alametleri anlatılmaz olur diyor Resulullah. Dikkat edin bu yüzyıla gelinceye kadar tüm alimler Mehdiyeti anlatırken, bu devirde ilginç bir şekilde koro halinde Mehdi gelmeyecek söylemleri yoğunlaştı. Mehdi gelmeyecek denilmesinin bu derece artması da Mehdi’nin gelmiş olduğunun bir müjdesi aslında. 

 

Başta da söylediğim gibi bizim müessesemiz diye bir yapımız yok. Ben de arkadaşlarım da çeşitli ticari faaliyetlerde bulunuyoruz. Benim dünya hırsım yok. Allah’ın verdiği malı yine Allah için Allah yolunda harcıyorum. O yüzden Allah da bereketli kılıyor, elhamdülillah. 

 

9- Hazreti Mehdi dünyaya gelmiş mı? ve Türkiye'de bulunuyor mu? 

 

Evet Hz. Mehdi de Hz. İsa da şu anda görev başında inşaAllah. Bunu ben söylemiyorum. Peygamberimiz (sav)’in hadisleri ve büyük İslam alimlerinin açıklamaları söylüyor. Dünyanın artık son dönemindeyiz. Peygamberimiz (sav) hadis-i şerifleriyle, İslam ümmetinin icabet ömrünün 7000 yıl olduğunu bildirmiş kendisine kadar da bu ömürden 5600 yılın geçtiğini açık bir şekilde ifade etmiştir. Dünyanın ömrü 7 bin yılsa bunun 5600’ü de geçtiyse geriye kalan 1400’dür. (Konuyla ilgili hadislere bu linkten ulaşabilirsiniz.  http://harunyahya.com/en/eserler/28217/) Bir diğer önemli bilgi de Resulullah (sav)’in haber verdiği yüzlerce alametinin hepsinin birden Hicri 1400’ün başından itibaren 30 yıl içinde ardı ardına gerçekleşmiş olmasıdır. Tam Peygamberimiz’in söylediği gibi Afganistan işgal edildi, Kabe’de kan döküldü, Ramazan ayında ay ve güneş tutulmaları oldu, boynuzu andıran iki uçlu kuyruklu yıldız geçti (Lulin), Bağdat alevler içinde kaldı, Irak ordusu kayboldu, Suriye’de ve Mısır’da fitneler oldu, Fırat’ın suyu kesildi, depremler arttı, ardarda fitneler oldu, İran-Irak savaşı yaşandı ve daha burada sayamadığım 600’den fazla alamet gerçekleşti. Mehdi (as)’ın İstanbul’dan çıkacağını da Peygamberimiz (sav) söylüyor: Hz. İbni Amrdan (r.a.) rivayet edilmiştir: Peygamberimiz (sav) buyurdu ki: Ey Ümmet! Altı şey vardır ki; onlar olmadan kıyamet kopmaz (altıncısı) medinenin (şehrin)fethi.

 

    -Denildi ki : Hangi medine? (Hangi şehir?)

    -Buyurdu ki: Konstantiniyye.

 

    (*) Bu Konstantiniyyenin Hz. Mehdi (a.s.) tarafından yapılacak fethidir. 

 

(Muhammed B. Resul El Hüseyin El Berzenci,Kıyamet Alametleri, s. 204 - Ramuz-el Ehadis, s. 296)

 

10- Günlük hayatınız ile ilgili biraz bilgi alabilir miyiz?

 

Benim her günüm Allah için geçer. 30 yılı aştı, hiç tatil yapmadım, kendime hiçbir günü ayırmadım. Her dakikam tebliğ, sohbet, kitap çalışmaları, televizyon programları gibi çalışmalar geçiyor ve elhamdülillah çok bereketli geçiyor. Tabi yeni çalışmalarım var, hep devam ediyor kitaplar. Yaratılış Atlası’nın yeni ciltlerini hazırlıyorum. Bağnazlığın çelişkilerini ve yanılgılarını ortaya koyan yeni bir kitap çalışmam var, bitmek üzere olan.