Harun Yahya

Hz. Mehdi (as), Allah'ın emri olduğu için asla kan dökmeyecektir


1980'lerden bu yana dünya üzerindeki ve siyasetindeki pek çok olay Mehdiyet ve Mesihiyet'e göre gelişmektedir. 1980 (Hicri 1400) itibariyle, hem Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinin, hem Kuran ayetlerinin işaretlerinin, hem büyük İslam alimlerinin açıklamalarının müjdelediği gibi, İslam alemi Hz. Mehdi (as)'ın açık zuhurunu beklemeye başlamıştır. Aynı tarihler Tevrat ve İncil'de yer alan bilgiler doğrultusunda, Musevilerin Kral Mesih'i (yani Hz. Mehdi (as)'ı), Hristiyanların ise Hz. İsa (as)'ın yeniden yeryüzüne gelişini bekledikleri tarihtir.

Bugüne kadar başta Evanjelikler ve bazı yanlış bilgi sahibi Müslümanlar olmak üzere, Mehdiyetin ve Mesihiyetin kan dökülmesiyle, Müslümanlar ve Ehli Kitap arasında büyük bir savaş yaşanmasıyla gerçekleşeceği yönündeki yanlış inanç nedeniyle pek çok hatalı siyaset izlenmiştir. Özellikle Evanjeliklerin Amerikan dış politikasındaki etkin rolü, geçtiğimiz Amerikan hükümeti döneminde Irak ve Afganistan'ın işgaline, hem milyonlarca masum Müslümanın hem de Avrupalı ve Amerikalıların kanının akmasına sebep olmuştur. Bazı Evanjelikler, farklı mezheplerden Hristiyanlar ve az sayıda da olsa birtakım Museviler, bu kan dökülmesinin şiddetlenerek artacağına inanmakta ve Müslümanlarla Ehli Kitap arasında büyük bir savaş öngörmektedirler. İslam alemindeki bazı bilgisi az kimselerin Hz. Mehdi (as)'ı kan dökecek, Şiileri, Vahabileri, Musevileri, Hristiyanları acımasızca katledecek biri gibi göstermelerinin de bu savaş beklentisini kışkırttığı açıktır.



Oysa ahir zamanın bundan sonraki döneminde kan dökülmesine bekleyen herkes büyük bir yanılgı içindedir. Hz. İsa (as) da, Hz. Mehdi (as) da asla kan dökmeyecek, tam tersine sevgiyle, şefkatle, güzel sözle, merhametle din ahlakını hakim edeceklerdir. Bu konuda Evanjelikler de, Ehli Kitabı düşman olarak göre bir takım Müslümanlar da ciddi bir yanılgı içindedirler.

Hz. Mehdi (as)'ın herhangi bir çatışma içinde girmesi, herhangi bir savaşı teşvik etmesi ve kan dökmesi asla mümkün değildir, ÇÜNKÜ ALLAH, HZ. MEHDİ (AS)'A KAN DÖKMEMESİNİ EMRETMİŞTİR. HZ. MEHDİ (AS) ALLAH'IN PEYGAMBERİMİZ (SAV)'E VAHİYLE BİLDİRDİĞİ AHLAKA VE HÜKÜMLERE GÖRE HAREKET EDECEK, KURAN'A VE HADİSLERE UYACAKTIR. Hz. Mehdi (as)'ın nasıl bir yol izlemesi gerektiği, İslam ahlakını hakim kılmak için hangi yöntemlere başvurması gerektiği, hangi durumlar karşısında nasıl tavır alması gerektiği Peygamberimiz (sav) tarafından detaylı olarak bildirilmiştir. Peygamberimiz (sav)'e bu bilgileri haber veren de Cebrail vesilesiyle Cenab-ı Allah'tır. Dolayısıyla Hz. Mehdi (as) attığı her adımda, aldığı her kararda, yaptığı her uygulamada Allah'ın emrine göre hareket edecektir. ALLAH'IN HZ. MEHDİ (AS)'A EMRİ İSE "BİR DAMLA DAHİ KAN DÖKMEMESİ, BİR KİŞİNİN BURNUNUN KANAMASINA DAHİ MÜSAADE ETMEMESİ, UYKUDA OLANIN UYANMASININ BİLE MÜMKÜN OLMAYACAĞI KADAR SÜKUNETLE, SEVECENLİKLE VE NEZAKETLE HAREKET ETMESİDİR."


Allah insanlara zulüm istemez, insanların iyiliğini ister. Mehdi de kan akıtmayacaktır.

Adnan Oktar’ın 29 Temmuz 2010 tarihli Kahramanmaraş Aksu  TV ve Kaçkar TV röportajından



 

Allah'ın Hz. Mehdi (as)'a bu açık emri varken, aksinin olması, herhangi bir savaşın yaşanması mümkün değildir. Hz. Mehdi (as) Allah'tan çok korkan ve Allah'ı çok seven mübarek bir insandır. Allah'ın bu emrini eksiksiz uygulayacaktır. Hz. Mehdi (as), Hz. Hızır (as) ve Hz. İsa (as)'ın da desteğiyle, savaşa asla izin vermeyecektir. Hz. Mehdi (as), Allah'ın emri gereği, hem her mezhepten ve düşünceden Müslümanları sevgiyle kucaklayıp onları koruyacak hem de Hristiyanların ve Musevilerin en küçük bri zarar dahi görmelerine izin vermeyecektir. Hz. Mehdi (as), tıpkı Peygamberimiz (sav) döneminde olduğu gibi, Osmanlı döneminde yapıldığı gibi, Ehli Kitabı koruyup kollayacaktır. Museviler ve Hristiyanlara, güzel sözle ve nezaketle İslam ahlakını anlatacak, ancak Kuran'ın "sizin dininiz size, bizim dinimiz bize" hükmü gereğince dinlerini diledikleri gibi yaşamalarını sağlayacaktır. Her Hristiyan ve her Musevi Hz. Mehdi (as) döneminde dilediği gibi dilediği yerde yerleşecek, özgürce ibadetlerini yerine getirecek, olabildiğine rahat ve güven içinde olacak, düşüncelerini açıkça ifade edebilecek ve her koşulda saygıyla ve hürmetle karşılık görecektir. Aynı şekilde İslam alemi içinde de ırkı, düşüncesi, milleti ne olursa olsun tüm Müslümanlar eşit haklara sahip olacak, konfor içinde yaşayacaklardır. Hz. Mehdi (as)'ın, Kuran ahlakının gereği ve Allah'ın ona emrettiği tutumun gereği olarak, sağladığı ortamda dinsiz, ateist, Budist kim olursa olsun birinci sınıf insan muamelesi görecektir. 





Değerli İslam alimi Şeyh Nazım Kıbrısi Hazretleri’nin vekili Şeyh Ahmet Yasin Hazretleri’nin Hz. Mehdi (a.s.)’ın Kan Dökmeyeceği ile İlgili Açıklamaları

Hz. Mehdi (a.s.) Kan Dökmeyecek, Huzur Getirecektir

“Hz. Mehdi (a.s.) gönül ehlidir, huzur getirecektir. Herkes zaten yeterince savaşı getirdi. Mason savaş getiriyor, ateist savaş getirdi, komünist kan getirdi. Herkes bela, musibet getirdi. Hz. Mehdi (a.s.) da bunları getirse arada ne fark olur, siz deli misiniz? Gönül ehlidir, huzur ehlidir. O geldiği zaman hiçbir şey işlemez. Kan gövdeyi götürmez. Kılıçla mılıçla işi olmaz. Lafıma iyi dikkat edin. Ha, “birileri böyle diyor,” Vallahi paşa gönlünüz bilir, ben öyle demiyorum. Hz. Mehdi (a.s.) gönül ehlidir, kan olmaz, gürültü olmaz, savaş olmaz, patırtı olmaz, hiçbir şey olmaz. Huzur içerisinde gelir, kurtla kuzu yan yana yaşar. O öyle büyük bir Allah dostudur ki şeyhler üstüdür. Siz Hacı Bektaşi Veli Hazretleri’ni görmüyor mu-sunuz? Bir kucağında aslan, bir kucağında geyik. “Kurtla kuzunun bir olduğu devreyi yaşayacağız” diyor, Hz. Mehdi (a.s.) zamanında. Bu himmet ile olur, akıl sahipleriyle olur.” (29 Eylül 2010)

http://www.halilurrahman.com  /Ses/AY/wmv/2010/96.html





Aşağıda yer alan hadisler Allah'ın Peygamberimiz (sav) vesilesiyle Hz. Mehdi (as)'a nasıl bir yol izlemesini emrettiğini gösteren hadislerdir. Hadislerde, tek bir kişinin dahi burnunun bile kanamayacağı haber verildiğine, o dönemde silahların tamamen ortadan kalkacağı müjdelendiğine, tüm insanların birbirine sevgi ve şefkatle yaklaşacağı anlatıldığına göre, savaş beklentisi içinde olanlar boş bir beklenti içindedirler. Ayrıca unutmamak gerekir ki, Tevrat'ta ve İncil'de de Hz. İsa (as) ve Hz. Mehdi (as) zamanında kan akıtılmayacağı, tüm dünyaya barışın hakim olacağı anlatılmaktadır. Dolayısıyla Allah'ın dünyanın bu son dönemi için takdir ettiği kader, Hz. İsa (as) ve Hz. Mehdi (as) önderliğinde barışın, sevginin, dostluğun, kardeşliğin mükemmel bir şekilde yaşanması ve dünyanın geçmişte örneği görülmediği kadar güzel, aydınlık, refah, güvenli, kaliteli, modern bir yer haline gelmesidir. 


A.B.D. Yanlış bir Mehdi anlayışından dolayı Mehdi'den çekiniyordu. Doğrusu, Mehdi kan dökmeyecek, tüm dünyaya barış getirecektir

Adnan Oktar'ın 7 Aralık 2009 tarihli Adıyaman Asu ve Kral Karadeniz TV'deki canlı röportajından




HZ. MEHDİ DÖNEMİNDE HİÇ KAN AKITILMAYACAKTIR 



İnsanlar, balarılarının beyleri etrafından toplanması gibi, Hz. Mehdi (as)'ın çevresinde toplanırlar. DAHA ÖNCE ZULÜMLE DOLU OLAN DÜNYAYI, O ADALETLE DOLDURUR. ADALETİ O DENLİ OLUR Kİ, UYKUDA OLAN BİR KİMSE DAHİ UYANDIRILMAZ VE BİR DAMLA KAN BİLE AKITILMAZ.DÜNYA, ADETA ASR-I SAADET DEVRİNE GERİ DÖNER. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 29) 

Hz. Mehdi (as), Peygamber (sav)'in yolunda gidecek,uyuyan kişiyi uyandırmayacak, KAN DA AKITILMAYACAKTIR. (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, Kıyamet Alametleri, s. 163) 

(Hz. Mehdi (as)) Zamanında ne bir kimse uykusundan uyandırılacak, NE DE BİR KİMSENİN BURNU KANAYACAKTIR. (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 44) 

Ona (Hz. Mehdi (as)'a) biat edenler, (Kabe civarındaki) rükun ve makam arasında biat ederler. Uyuyanı uyandırmaz, ASLA KAN DÖKMEZLER. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 24) 


HZ. MEHDİ TEKBİR VE TESBİHLE, İLİM VE SEVGİYLE İSLAMI HAKİM EDECEKTİR 

Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “TESBİH VE TEKBİR GETİREREK KOSTANTİNİYYE’Yİ FETH EDECEKSİNİZ. O zamana kadar elde edemediğiniz ganimet mallarına kavuşacaksınız.” (İbn- Mace, Fiten, c. s. 35) 

Hz. Amr b. Avf'dan (r.a.) rivayet edilmiştir:

Rumlara ait Konstantiniyye (İstanbul) TESBİHLE VE TEKBİRLE MÜSLÜMANLARCA FETHEDİLMEDİKÇE kıyamet kopmaz. (Ramuz-el-Ehadis, s. 478) 

"Allah Teâlâ Hazretleri, mümin kullarına ROMA’NIN MERKEZİ OLAN İSTANBUL’UN TESBİH VE TEKBİR İLE FETHİNİ NASİP BUYURMADIKÇA kıyamet kopmayacaktır." (Ahmed Gümüşhanevi Ramuz'ul Ahadis, s. 478) 

“Allah Teâlâ, müminlere İSTANBUL VE RUM (TOPRAKLARININ), TESBİH VE TEKBİR İLE FETHİNİ NASİB BUYURMADIKÇA KIYAMET KOPMAYACAKTIR” buyurmuşlardır. (Deylemi, Firdevs, 5/82, no: 7524, Taberani, el-Mu’cemu’l-Kebir, 17/15,21) 

İmam Müslüm'in Ebu Hureyre'den (r.a.) rivayet ettiği hadis-i şerifte Peygamber (sav) birgün sahabelerine hitaben:

… Bu mücahitler o beldeye gelip konakladıkları zaman silahla harp etmezler, ok da atmazlar. La ilahe illallahu ekber diyerek tekbir getirirler. Bu tekbir üzerine şehrin iki tarafındaki surlardan biri düşer. Sonra ikinci defa tekbir getirirler. Akabinde şehrin öbür tarafı da düşer. Sonra üçüncü kez tekbir getirecekler. BUNUN ÜZERİNE İSLAM ORDUSU İÇİN SURLARDAN GEDİKLER AÇILACAK, ONLAR DA HEMEN BURALARDAN ŞEHRE GİREREK FETHEDECEKLER. (İmam Şarani, Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahir Zaman Alametleri, s. 445-446) 

BU ŞEHRE GELİNDİĞİNDE, MÜSLÜMANLAR SAVAŞ YAPMAYACAKLAR. SADECE TEKBİR GETİRDİKLERİNDE şehrin deniz tarafı düşecek, tekrar tekbir getirdiklerinde diğer tarafı düşecek. 3. kez tekbir getirdiklerinde de şehrin tamamı ellerine geçecektir. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 30) 



HZ. MEHDİ (AS) DÖNEMİNDE SAVAŞ OLMAYACAKTIR  



Düşmanlık ve kini de kaldıracaktır... KAP SU İLE DOLDUĞU GİBİ YERYÜZÜ BARIŞLA DOLACAKTIR. Din birliği de olacak, artık Allah'tan başkasına tapılmayacaktır. SAVAŞ DA AĞIRLIKLARINI BIRAKACAK. (Sünen-i Ibn-i Mace, 10/334)

HARP (ERBABI) AĞIRLIKLARINI (YANİ SİLAH VE SAİREYİ) BIRAKIR. Hiçbir kimse arasında bir düşmanlık kalmayacaktır. Ve bütün düşmanlıklar, boğuşmalar, hasetleşmeler muhakkak kaybolup gidecektir. (İmam Şarani, Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahir Zaman Alametleri, s. 496) 





Hz. Mehdi (a.s.), Allah’ın emri gereği hayatının hiçbir döneminde hiçbir şekilde kan akıtmayacaktır. Bunun aksini yapan, yani Peygamberimiz (s.a.v.)’in hadislerine  rağmen kan akıtan, kesin olarak Mehdi değildir.





HZ. MEHDİ DÖNEMİNDE EMNİYET VE SÜKUN HAKİM OLACAKTIR 



Mehdi… GAYET SÜKÜNET İÇİNDE YÜRÜYECEKTİR. (Kıyamet Alametleri, s. 173) 

Allah onun (Hz. Mehdi'nin) sayesinde kör fitneyi söndürecek. YERYÜZÜNDE EMNİYET VE SÜKUN HAKİM OLACAK... (Kıyamet Alametleri, s. 164)

 ... HER YER EMİN BİR HALE GELİR... (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 58) 

... ONUN ZAMANINDA KURTLA KOYUN BİR ARADA OTLAYACAK, ÇOCUKLAR YILAN VE AKREPLE OYNAŞACAK... (İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, sf. 179, 1699) 

Kıyametin kopması için zamanda sadece bir günden başka vakit kalmamış da olsa Allah benim Ehl-i Beyt'imden bir zatı (Hz. Mehdi (as)'ı) gönderecek YERYÜZÜ ZULÜMLE DOLDUĞU GİBİ, O YERYÜZÜNÜ ADALETLE DOLDURACAK. (Sünen-i Ebu Davud, 5/92) 

Hz. Mehdi (as) bendendir, YERYÜZÜ ZULÜM VE İŞKENCE İLE DOLDUĞU GİBİ, ONU DOĞRULUK VE ADALETLE DOLDURUR. (Süneni-i Ebu Davud, 5/93) 

Bu (Emir) de (Hz. Mehdi (as)) insanlar yeryüzünü daha önce zulüm ile doldurdukları gibi YERYÜZÜNÜ ADALETLE DOLDURACAKTIR. (Sünen-i İbn-i Mace, 10/348) 

Zulüm ve fıskla dolu olan DÜNYA, O (HZ. MEHDI (AS)) GELDİKTEN SONRA ADALETLE DOLUP TAŞACAKTIR. (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, sf. 20) 

HZ. MEHDİ (AS)'IN ZAMANINDA ADALET O KADAR BOL OLACAK Kİ,zorla alınan her mal sahibine geri iade edilecektir. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, sf. 23) 

... Cenab-ı Hak İslamı nasıl Bizimle başlatmışsa O'nunla (Hz. Mehdi (a.s.) ile) sona erdirecektir. Nasıl, Bizimle onlar aralarındaki ŞİRK VE ADAVETTEN (HUSUMET VE DÜŞMANLIKTAN) KURTULMUŞ VE KALPLERİNE ÜLFET (DOSTLUK) VE MUHABBET (SEVGİ) YERLEŞMİŞSE, (HZ. MEHDİ (A.S.) GELİŞİ İLE) YİNE ÖYLE OLACAKTIR. (Ahir Zaman Mehdisi'nin Alametleri, Celalettin Suyuti, s. 20) 

...Onun (Hz. Mehdi (as)) döneminde iyi insanların iyiliği artar, kötülere karşı bile iyilik yapılır. (Kitab-ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, sf. 17) 



HZ. MEHDİ (AS) DÖNEMİNDE KADINLARA KARŞI DA BASKI VE ZULÜM KALKACAKTIR 



... Yeryüzü emniyetle dolacak ve HATTA BİRKAÇ KADIN YANLARINDA HİÇ ERKEK OLMAKSIZIN RAHATLIKLA HACCA GİDEBİLECEKTİR. (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 47) 

Hatta bir kadın, beş kadınla birlikte aralarında hiçbir erkek olmadığı halde serbestçe korkusuz hacca gidebilecek. (İmam Suyuti, Kıyamet Alametleri, Ölüm ve Diriliş, s. 179) 


HZ. MEHDİ (AS) DÖNEMİNDE İNSANLAR ÇOK MUTLU OLACAK 

Hz. Mehdi (as)'a aralarında kadınların da bulunduğu 314 kişi biat edecek ve her zalim onun karşısında mağlup olacaktır.  ZAMANI O KADAR ADİL OLACAK Kİ, KABİRDEKİ ÖLÜLER DİRİLERE İMRENECEKTİR... (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 22) 

Hz. Mehdi (as)'ın hizmetleri öylesine önemli ve büyüktür ki, rivayetlerden ONUN İDARESİNDEN SADECE İNSANLARIN DEĞİL, BÜTÜN YER VE GÖK EHLİNİN MEMNUN OLACAĞI BELİRTİLİR. (İs'afür-Ragıbin, s. 146; el-Havi, 2:66, 67) 

(HZ. MEHDİ (AS)'IN) ÇIKIŞI SADECE EHLİ İMAN İÇİN DEĞİL, YER VE GÖK EHLİ İÇİN DAHİ SEVİNÇ KAYNAĞI OLUR. Öyle ki kuşlar, vahşi hayvanlar, denizdeki balıklar dahi sevinirler. (Kıyamet Alametleri, s. 162, 163) 

Herkes onun (Hz. Mehdi (as)'ın) çevresinde sevdiği çocuklarına içten sevgiyle bağlı bir babanın meclisinde ya da tebaasına merhametli bir kralın huzurunda gibi oturacak, neşe veren ayetleri ve müjdeleri sonsuz mutluluk yurdunda gösterecektir. (Seyyid Murtaza Müçtehidi Sistani, Nashr Almas Yayınları, s. 257 ) 

(Hz. Mehdi (as)) Peygamberin (sav) yolundan gidecek. Uyuyan kişiyi uyandırmayacak, kan da akıtmayacaktır... Yeryüzü zulüm ve işkence yerine adaletle dolacaktır. Her şeyi hak ve adalet ölçüleriyle eşit bir halde teslim edecektir. BÖYLECE YER VE GÖK SAKİNLERİ ONDAN RAZI OLDUKLARI GİBİ, HAVADAKİ KUŞLAR, ORMANDAKİ YIRTICI HAYVANLAR, DENİZDEKİ BALIKLAR BİLE MEMNUNLUK DUYACAKLAR. (Medineli Allame Muhammed b. Resul el-Hüseyni el-Berzenci, Pamuk Yayıncılık, İstanbul, 2002, s. 163) 

Hz. Mehdi (as) zamanında Asr-ı Saadette olduğu gibi KÜLLENMİŞ DUYGULAR BİR BİR TOMURCUKLANACAK, ÇİÇEK AÇACAKLARDIR. (el-Havi l'il-Fetava, s. 67, 68; Rahbavi, Kıyamet Alametleri, s. 162, 163) 

(HZ. MEHDİ (AS)) ALLAH'IN İZNİYLE TAŞ GİBİ KALPLERİ YUMUŞATABİLECEK, KÖMÜR GİBİ RUHLARI ELMASLAŞTIRABİLECEK,ölü ruhları imanın nuruyla diriltebilecek... (El-Kavlü'l-Muhtasır, s. 24; Şaban Döğen Mehdi ve Deccal, s. 194-195) 

Ümmet'i Muhammed'den memnun olmadık hiçbir fert kalmayacaktır. (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, Kıyamet Alametleri, s. 163)



Sayın Adnan Oktar’ın Hz. Mehdi (a.s.)’ın Kan Dökmeyeceği ile İlgili Açıklamaları

Hadisler Allah’ın vahyidir. Hz. Mehdi (a.s.) buna uyacak ve hayatının hiçbir döneminde kan dökmeyecektir

ADNAN OKTAR: Peygamberimiz (s.a.v.)’in emri var. Vahiyle emrediliyor. Hz. Mehdi (a.s.)’a emri. Peygamberimiz (s.a.v.)’e söylüyor, Cenab-ı Allah, Cibril kanalıyla. “Mehdi (a.s.) kan akıtmayacak” diyor. Şimdi bunun aksi nasıl yapılabilir? Farz olmuşoluyor bu. Peygamber emri, yani Peygamber (s.a.v.)’e Allah emrediyor. Ve farz olmuşolur. “Kan akıtmayacak” diyor, kan akıtamazsın. “Uyuyan kişiyi uyandırmaz“ diyor. Çok iyi davranmakla mükelleftir. Olağanüstü titiz, “burnu dahi kanamayacak” demek ne demektir? “Yolda bile çok dikkatli yürüyeceksin” demektir. Kolun dirseğin bile çarpmayacaktır. Demek ki çok yoğun bir şefkat ve sevgi hakim olacak, şimdi bunu Amerikan halkına anlatmak lazım. Şimdi bu kan arazözü bazı hocalar var. Bu kan arazözleri böyle orada burada geziniyorlar. Kendi gezinmese de fikri, sözleri geziniyor. Bunların ağzından nur akmasını sağlamak lazım. O zaman Amerikan halkı da büyük bir coşkuyla hem İslam’ı isteyecektir, hem de İttihad-ı İslam’ı çok isteyecektir. Çünkü bir kurtuluşolduğunu bilecektir. Üst düzeyde anladılar, fakat halk bilmiyor. (28 Eylül 2010, Gaziantep Olay TV)

Hz. Mehdi (a.s.) çok büyük bir askeri gücü olmasına ragmen, bir damla kan dahi akıtmayacaktır

ADNAN OKTAR: Afganistan mesela Amerikan işgali altında. Amerika çok nezaketli bir şekilde süratle boşaltır. Süratle, yani tahminim en fazla 48 saat. Tehditle mi olur? Yok. Sevgiden, muhabbetten coşarlar. Ama İslam ordusu otuz milyonluk dev bir pençe olarak durur. Bak, pençelemek ayrıdır, pençeyi tutmak ayrıdır. Yani Hz. Mehdi (a.s.) istese yerle bir eder bütün bölgeyi, Allah’ın izniyle. Öyle bir askeri güce sahip olacak. Ama damla kan akıtmayacak. Şimdi hiçbir silah ve gücü olmadan damla kan akıtmamak ayrıdır, ama bölgeyi yerle bir edecek güce sahipken, yani karşıt güçleri böyle dümdüz tarla haline getirecek güce sahipken damla kan akıtmayıp üstelik müthişmuhabbet göstermek çok ayrı bir şeydir. Gücü olmayanın tevazu göstermesi o kadar önemli olmaz. Komada olan adama desen ki sen, “affet, ne kadar güzel bu insan, affet” desen, bir anlamı olur mu komada olana? Veya diyorsun ki mesela, adam perişan şekilde ağır hasta, diyorsun ki; “İntikam almıyor adam.” Zaten alamaz ki, gücü yok. Ama dev bir askeri güce sahip, kahredici bir güce sahip olup da yapmıyorsa bu çok büyük bir olaydır. Hz. Mehdi (a.s.)’ın özelliği budur. Yani kahredici bir askeri güce sahip olacak. Tabi ki dünyanın en büyük ordusu oluyor. Amerikan ve Rus ordularının hepsinin üstünde bir orduya sahip olacak. Ama hiçbir şekilde kullandırmıyor orduyu. Sadece sevgidir Hz. Mehdi (a.s.)’ın ilacı.

Gider konuşur, bölgeyi gezer, zaten konu biter. Güneydoğu’da kardeşlerimiz istediği gibi böyle sığırları alacaklar, davarları; dağlara çıkacaklar, halaylar çekecekler. Bütün bölge onlar için güven, bütün bölge. Santimi bile güvenli olacak, her yer. Gece, mesela gecenin iki buçuğunda göğsünü gere gere dağda gezecekler. Şimdi mümkün mü? Değil.Yani tahayyül dahi edemezler, insanlar. Bak, gecenin iki buçuğunda göğsünü gererek gezecekler. Gece böyle güzel Kürt çadırlarını da kuracağız oraya, Allah’ın izniyle, kuzu çevireceğiz. Yani PKK’yı, hani aranır ya acaba var mıdır gibisinden, bulamazsın ki, bulsak konuşuruz. “Niye böyle oluyor” falan deriz. Ama bulamazsın. Onlar da o kadar enayi değil yani, yapmaz zaten, biter iş. (19 Ekim 2010, Kaçkar TV)



Hz. Mehdi (a.s.) Döneminde Silahlar Eritilecektir

OKTAR BABUNA: Hz. Mehdi (a.s.) “Düşmanlık ve kini de kaldıracaktır. Kap su ile dolduğu gibi yeryüzü barışla dolacaktır. Din birliği de olacak, artık Allah’tan başkasına tapılmayacaktır. Savaşda ağırlıklarını bırakacak”. (Sünen-i İbni Mace). “Harp (erbabı) ağırlıklarını (silah ve saireyi) bırakır”. Silahları, evet.

ADNAN OKTAR: Silahlar eritiliyor, inşaAllah. Kuran’da Zülkarneyn Kıssası’nda bildirilen odur. Yani çelik ve demirin dağlar gibi eritildiği bildiriliyor Kuran’da. Tanklar toplar da dağlar gibi hurda yığınları haline gelecektir. Onlar eritilecektir ve sanayide kullanılacaktır, inşaAllah. Hiçbir şekilde silah ve kan yok bundan sonra. (28 Eylül 2010, Gaziantep Olay TV)

Hz. Mehdi (a.s.) çagının en modern insanıdır, özgürlük verir. Bagnazlar ve komünistler kan dökülmesini ister, Hz. Mehdi (a.s.) damla kan akıtmayacaktır

ADNAN OKTAR: ... Mevdudi Hazretleri söylüyor, Hz. Mehdi (a.s.) “çağın en modern insanıdır” diyor. “Geleneksel din anlayışına sahip bir kısım yobaz takımı şok olacak onu görünce” diyor. “”Bu bizim dinimizi kaldırdı” diyecekler” diyor. Çünkü adam baskıya alıştığı için, özgürlük görüyor; “nereden çıkarttın özgürlüğü?” diyor. Güzellikler getiriyor, “sen ne yapıyorsun? Ben çirkinlik istiyorum, sen güzellik getiriyorsun” diyor. Adam kova hesabıyla kan istiyor. Yani böyle tanker hesabıyla kan istiyor. Hz. Mehdi (a.s.) diyor ki; “ben damla kan akıtmam” diyor. Adam deniz gibi kan istiyor. Mesela komünistler de kana çok meraklıdır. Yobazlar da kana çok meraklıdır.  “Bu kızıl kan denizinin ufkundan bir kızıl güneşdoğacak” diyor komünistler. Bak, “bu kızıl kan denizi;” “deniz gibi kan akacak” diyor komünistler, deniz gibi ve “bu kızıl kan denizinin ufkundan kızıl bir güneşdoğacak” diyor. Yobazlar ne diyor? Bu kızıl kan denizinin ufkundan bir kızıl güneşdoğacak” diyorlar. Onlar da aynı iddiadalar. Hz. Mehdi (a.s.) ne diyor; “bırakın bunları, damla kan akıtmayacağım” diyor. “Damla” diyor. “İnsanların burnu dahi kanamayacak” diyor. Şeytan sel gibi kan istiyor. Şeytanın isteğidir bu, kana asla doymaz şeytan. Hz. Mehdi (a.s.) da anti-şeytandır. Şeytanın boynunu kıran varlıktır. Şeytan onun zamanında tam anlamıyla mağlup oluyor, Hz. Mehdi (a.s.) devrinde. Şeytanın Hz. Mehdi (a.s.) devrinde öldürüldüğü vardır rivayetlerde. İptal oluyor, bitiyor tabii. (13 Ağustos 2010, Kocaeli TV)

Hz. Mehdi (a.s.)’a tabi olduktan sonra bir insanın kan dökmekle ilgisi kesilir. Demokrasinin en güzeli onunla gelecektir.

ADNANOKTAR: Hz. Mehdi (a.s.)’a tabi olduktan sonra bir insanın kan ile bağlantısı kesilir. Kanla, zulümle, psikopatlıkla, gericilikle alakası kesilir. Çünkü Hz. Mehdi (a.s.) asrının en aydın, en kaliteli insanıdır. Yani en güzel, en modern hayatı Müslümanlara sunacaktır. En zengin hayatı sunacaktır. Demokrasi ve özgürlüğün en mükemmeli dünyaya gelecektir. Hristiyanı da alabildiğine özgür olabiliyor, Musevi de alabildiğine özgür, dinsiz de alabildiğine özgürdür. Kimse kimseye karışmaz. Hz. Mehdi (a.s.)’ın dönemi budur. (28 Eylül 2010, Gaziantep Olay TV)

Hz. Mehdi (a.s.) anti kandır

ADNAN OKTAR: Hz. Mehdi (a.s.) anti-kandır. Kanı kabul etmez Hz. Mehdi (a.s.). Müslümanların burnunun dahi kanamasına müsaade etmez Hz. Mehdi (a.s.). “Gidin ağzınızı, burnunuzu dağıttırın” demez, “gidin orada kan, revan içinde kalın” demez. Hz. Mehdi (a.s.) öyle bir plan kurar ki, öyle bir zemin hazırlar ki; böyle dolanır arkadan, birden aniden yakalar, derdest teslim alır. Mehdiyet’in özelliği budur, Hz. Mehdi (a.s.) gidip pisi pisine kan akıttırmaz. Ne diyor Peygamberimiz (s.a.v.)? “Damla kan akıtmaz” diyor. “Uyuyan kişiyi uyandırmaz,” uyumasına devam ettirir. Bakın; “burnu kanamaz, damla kan akmaz” diyor. “Damla.” Yani damla ne demektir? Şu kadarcık bir şey, değil mi? Sahih hadis bu, muhkem açık hadis “damla kan akıtmaz,” bu şekildedir Hz. Mehdi (a.s.). Mehdiyet’ten kan beklemesinler, Mehdiyet’te kan yok. Mehdiyet barışla, akılla, makullükle hareket edecektir. Ben de Hz. Mehdi (a.s.) öncüsü olduğum için, anti-kanım ben, kan akıttırmam. Damla kan akıttırmam. Müslüman kanı da akıttırmam, Musevi kanı da akıttırmam, Hristiyan kanı da akıttırmam. (12 Haziran 2010, Kocaeli TV)

Masaüstü Görünümü